“`html
Erdoğan: “Türk Yargısı Sadece Türk Milletinin Adına Karar Verir”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Türk yargısı yalnızca Türk milleti adına karar alır ve bu kararlara kimse müdahale edemez.” şeklinde açıklamalarda bulundu.
Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen Adli Yargı Hakim ve Cumhuriyet Savcıları ile İdari Yargı Hakimleri Kura Töreni’ne katıldı.
Törende bir konuşma yapan Erdoğan, bazı grupların temel hukuk kurallarını ihlal etmeyi kendilerine hak gördüklerini ifade ederek şunları söyledi:
“İnsanların özel hayatına müdahale etmekten, kişisel hakları ihlal etmekten, mal varlıklarına ve onurlarına saldırmaktan çekinmiyorlar. Hukukun üstünlüğü ilkesi onların sorumluluğu değil gibi görünüyor. Bazı durumlarda konumları veya statüleri nedeniyle Anayasa ve yasalara karşı gelme cesaretini gösteriyorlar. Ancak yargının kapsamının dışında olmadıkları gerçeğiyle yüzleşmek zorundalar. ‘Dilediğimi yaparım, kimse bana dokunamaz’ anlayışı er geç gerçeklerle yüzleşmek zorunda kalacaktır.”
Erdoğan, Türkiye’de hiçbir bireyin layüsel olmadığını vurgulayarak, “Kimse kendini hukukun üzerinde, erişim alanı dışında göremez. Hukuk, ayrı bir kavram, kanun ise diğer bir kavramdır. Biz hukuku kanunun üstünde gören bir milletiz. Olaylara bu perspektiften bakmalıyız. Kanunlar insanlar tarafından yazılabilir, ancak hukuk başkadır. Hukuk, haklı olanı hak sahiplerine teslim etmektir. Bunu gerçekleştirmek zorundayız. Önceki dönemlerde belirttiğim gibi, nezaket çerçevesinde yargı kararlarını eleştirebilirsiniz. Ancak verilen her kararı kabul etmek veya doğru bulmak zorunda değilsiniz. İtirazlarınızı yasal yollarla yapar, eleştirilerinizi uygun bir şekilde ifade edersiniz.” dedi.
“Türk Milleti Adına Karar Verenlere Kimse Müdahale Edemez”
Erdoğan, geçmişte mahkemelerin ve yüksek yargı organlarının bazı kararlarına eleştirilerde bulunduklarını hatırlatarak şunları ekledi:
“Düşüncelerimizi kamuoyuyla paylaştık ve doğru bulmadığımız yönleri eleştirdik. Hatta tarafımıza yönelik açık hukuksuzluklar karşısında dahi hukukun zemininde mücadelemizi sürdürdük. Yargıya baskı yapma veya yargıyı itibarsızlaştırma yoluna asla gitmedik. Bugün de bu tutumumuzu korumaktayız. Hepimiz, yargının adil ve özenli bir şekilde görevini ifa etmesi için destek sağlamakla yükümlüyüz. Yargı süreçlerinin siyasi malzeme haline getirilmesi, hakim ve savcıların baskı altına alınması, özellikle de aileleri üzerinden tehdit edilmeleri, sorumsuzluğun en belirgin örneğidir. Türk yargısı, sadece Türk milleti adına karar vermekle yükümlüdür. Diğerleri için müdahale söz konusu değildir.”
15 Temmuz gecesinde Türk yargısının büyük bir cesaret sergileyerek korku duvarlarını yıktığını belirten Erdoğan, siyasi figürlerin özenli ve dikkatli bir dil kullanmaları gerektiğini vurguladı.
Şehit Cumhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kiraz ve benzeri adalet için mücadele eden tüm şehitlere Allah’tan rahmet dileyen Erdoğan, ülke genelinde zorlu görevler üstlenen adalet çalışanlarına teşekkürlerini iletti.
“Günümüzdeki İhtiyaçlara Yanıt Vermek İçin Mevzuatı Gözden Geçirdik”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 22 yıllık iktidarları döneminde hukuk ve yargı sistemini insana hizmet eder hale getirmek için çeşitli reformlar gerçekleştirdiklerini, güncel ihtiyaçlara yanıt vermeyen mevzuat hükümlerini yeniden gözden geçirdiklerini söyledi.
Pek çok temel kanunu güncellediklerinin altını çizen Erdoğan, hak arama yollarını açık tutarken yeni kurumlar kazandırdıklarını ve Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru imkanıyla hakların ve özgürlüklerin hukuki korumasını genişlettiklerini belirtti. Kamu denetçiliği ile de yönetin demokratik denetiminin başlatıldığını ifade etti.
Ceza infaz sisteminden alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemlerine kadar birçok yeniliği hayata geçirdiklerini belirten Erdoğan, mevcut mahkeme binalarının altyapısını da yenilediklerini açıkladı.
Mahkeme teşkilatını güçlendirerek iki dereceli yargıdan üç dereceli yargı sistemine geçiş sağladıklarını söyleyen Erdoğan, “Adliye teşkilatımıza sızan FETÖ etkilerini kararlı adımlarla önemli ölçüde temizledik ve temizlemeye devam ediyoruz. Milletimizin talepleri ve değişen koşullara göre adalet sistemimizi sürekli olarak güncellemeye, eksiklikleri gidermeye ve tıkanıklıkları aşmaya çalışıyoruz. Güven veren bir adalet sisteminin inşası için ne gerekiyorsa yapmaya gayret etmekteyiz.” açıklamalarında bulundu.
Geçtiğimiz hafta 4. Yargı Reformu Strateji Belgesi’ni tanıttıklarını hatırlatan Erdoğan, yeni yargı reformuyla, adil bir yargılanma hakkının sağlanmasının yanı sıra kurumsal yapının güçlenmesi ve süreçlerin yeniden yapılandırılması, insan kaynakları kapasitesinin arttırılması, ceza adaleti sisteminin etkinliğinin artırılması gibi konularda yeni bir yol haritası belirlediklerini duyurdu.
Adalet hizmetlerinin kalitesinin artırılmasına yönelik yeni tedbirlerin uygulamaya alındığını bildiren Erdoğan, 4. Yargı Reformu Strateji Belgesi’nin ülke ve millet için hayırlı olmasını diledi.
Adalet sisteminin etkinliğinde insan unsurunun önemine dikkat çeken Erdoğan, “Adalet insan içindir ve ancak insanla var olur. Türk milleti adına karar verirken hukukçunun deneyimi ve bilgisi yanında temiz bir vicdanın da rehberliğine ihtiyaç vardır. Vicdanları rahatlatan kararlar vermek kadar, vicdanı rahat tutmak da büyük öneme sahiptir. Bu konuda geçmişte yaşanan ihmallerin bedelini ödemiş bir ülke olarak, aklın ve vicdanın pusulasını kaybedenlerin adalete güveni nasıl tahrip ettiğini çok iyi biliyoruz. Genç hakim ve savcılarımızın bu sorumluluğu daima akıllarında tutmalarını bekliyorum.” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, görev yerleri belli olan 1075 hakim ve savcıya başarılar dileyerek konuşmasını sonlandırdı.
Notlar:
Tören sırasında, 27. Dönem Adli Yargı Hakim Adayları Birincisi Tuğbanur Özdil de kısa bir konuşma yaptı. Ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, dönem birincilerine plaket takdim etti. Erdoğan ve beraberindekiler, 1075 hakimin atama kuralarını başlatmak için butona bastı.
Törene, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ve diğer yargı mensupları da katıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, isimleri okunan hakim ve savcılara “Yolunuz açık olsun” diyerek tebrik etti.
(Bitti)
“`
